بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

وَأُزۡلِفَتِ ٱلۡجَنَّةُ لِلۡمُتَّقِينَ ٩٠

Cennet, muttakiler için hazırlanmıştır.

– İbni Kesir

وَبُرِّزَتِ ٱلۡجَحِيمُ لِلۡغَاوِينَ ٩١

Cehennem de azgınlara gösterilir.

– İbni Kesir

وَقِيلَ لَهُمۡ أَيۡنَ مَا كُنتُمۡ تَعۡبُدُونَ ٩٢

Ve onlara denilir ki: Nerededir taptıklarınız?

– İbni Kesir

مِن دُونِ ٱللَّهِ هَلۡ يَنصُرُونَكُمۡ أَوۡ يَنتَصِرُونَ ٩٣

Allah'tan başka? Size yardım ediyorlar mı veya kendilerine yardımları dokunuyor mu?

– İbni Kesir

فَكُبۡكِبُواْ فِيهَا هُمۡ وَٱلۡغَاوُۥنَ ٩٤

Oraya; onlar ve azgınlar atılırlar.

– İbni Kesir

وَجُنُودُ إِبۡلِيسَ أَجۡمَعُونَ ٩٥

İblis'in askerleri de topluca.

– İbni Kesir

قَالُواْ وَهُمۡ فِيهَا يَخۡتَصِمُونَ ٩٦

Orada birbirleriyle çekişerek derler ki:

– İbni Kesir

تَٱللَّهِ إِن كُنَّا لَفِي ضَلَٰلٖ مُّبِينٍ ٩٧

Andolsun Allah'a ki; biz, apaçık sapıklıkta idik.

– İbni Kesir

إِذۡ نُسَوِّيكُم بِرَبِّ ٱلۡعَٰلَمِينَ ٩٨

Hani biz, sizi alemlerin Rabbı ile bir tutmuştuk.

– İbni Kesir

وَمَآ أَضَلَّنَآ إِلَّا ٱلۡمُجۡرِمُونَ ٩٩

Ve bizi suçlulardan başka da saptıran olmamıştı.

– İbni Kesir

فَمَا لَنَا مِن شَٰفِعِينَ ١٠٠

Şimdi bize şefaat eden kimse yoktur.

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu